Vergi denetimlerinde fırtına: Her beş savcılık soruşturmasından bir tanesi vergi suç ve cezaları

Ekonomik krizle birlikte Maliye ve Hazine'nin artan nakit ihtiyacı, vergi tahsilatına yönelik baskının da artmasına neden oldu. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde Defterdarlıklar ve Gelir İdaresi Başkanlığı bünyesinde geçmişe yönelik vergi denetimleri için özel komisyonlar kurulurken, vergi kaçakçılığına karşı yürütülen çalışmalar yoğunlaştı. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Avukat Tolga Batuhan Tombaş, Her beş savcılık soruşturmasından bir tanesi vergi suç ve cezaları olduğunu vurguladı.

CEMRE YUVARLAK/EGELİ GAZETE- Ekonomik krizle birlikte Maliye ve Hazine'nin artan nakit ihtiyacı, vergi tahsilatına yönelik baskının da artmasına neden oldu. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde Defterdarlıklar ve Gelir İdaresi Başkanlığı bünyesinde geçmişe yönelik vergi denetimleri için özel komisyonlar kurulurken, vergi kaçakçılığına karşı yürütülen çalışmalar yoğunlaştı. 

Son dönemde özellikle vatandaşlara gönderilen kira beyannamelerinin ardından, vergi mükelleflerine yönelik istem yazıları ve ihbarnamelerde ciddi bir artış yaşandı. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Avukat Tolga Batuhan Tombaş, Her beş savcılık soruşturmasından bir tanesi vergi suç ve cezaları olduğunun altını çizdi.  

 

“VERGİ ARTIŞI KAÇAKÇILIĞI ARTTIRIYOR”
Ekonomik dalgalanmalar ve artan vergi oranları nedeniyle sahte belge (naylon fatura) kullanımında da gözle görülür bir artış yaşandığı ifade ediliyor. Ticaretin doğası gereği firmaların tüm iş ortaklarının geçmişini detaylı şekilde bilmesinin mümkün olmadığını belirten uzmanlar, vergi incelemelerine doğrudan dahil olmayan firmaların da bu süreçlerden etkilenebileceğine dikkat çekiyor.
Vergi Hukuku alanında çalışmaları bulunan Avukat Tolga Batuhan Tombaş, vergi sisteminin temelinin "beyan esasına" dayandığını hatırlatarak, yaşanan sorunların üç temel nedene dayandığını belirtti.

“EN ÖNEMLİ UNSUR SÜRELER”
Tombaş, ilk olarak firmaların ticari ilişkilerinde karşı tarafın tüm mali detaylarını bilmesinin mümkün olmadığını vurguladı. İkinci olarak ise mükelleflerin, Gelir İdaresi ya da vergi dairesi tarafından gönderilen yazılara zamanında ve doğru şekilde yanıt vermemesi nedeniyle süreçlerin uzadığını ve hak kayıplarının yaşandığını ifade etti.

“MÜKELLEFLER YETERİNCE BİLGİ SAHİBİ DEĞİL”
“Vergi dairesinden gelen yazılara süresinde itiraz edilmediğinde ya da yanıt verilmediğinde, hatalı işlemlere karşı başvuru hakkı ortadan kalkabiliyor. Bu durum, kimi zaman VUK m.359 kapsamında hapis cezası ile sonuçlanabiliyor” diyen Tombaş, mükelleflerin yargı süreçlerinde yeterince bilgi sahibi olmadığını da ekledi.

“HER 5 DOSYADAN BİRİ VERGİ DOSYASI”
Her beş savcılık soruşturmasından bir tanesinin vergi suç ve cezaları olduğuna dikkat çeken Tombaş, “‘Vergi ve ceza hukuku konusunda uzman danışmanlık alınmasının ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor” dedi.

"UZMAN GÖRÜŞÜ ŞART"
Vergi yazışmaları, defter-belge talepleri ve ihbarnameler gibi işlemlerde usule uygun hareket edilmesinin hayati önem taşıdığına dikkat çeken Tombaş, kamu idarelerinin yaptığı işlemlerde de hata olabileceğinin unutulmaması gerektiğini söyledi.

“SÜRELERE UYULMAZSA HAK KAYIPLARI YAŞANIR”
Tombaş, “Vergi süreci yalnızca teknik bilgi değil, aynı zamanda hak arama bilinci de gerektiriyor. Sürelere uyulmazsa hak kayıpları yaşanır. Bu nedenle uzman desteği alınması zorunluluk hâline gelmiştir,” ifadelerini kullandı.