Her şeyden önce İzmir’in yıllanmış şarap gibi çok üretken gazetecilerini yazmama
fırsat veren Mustafa Yılmaz yönetimindeki Egeli Gazete’ye teşekkür ederim. Şimdi
gelelim konumuza..

(Bir zamanlar Esat Erçetingöz (Demokrat İzmir, 1973)
SÜPER FOTOĞRAF USTASI
Süper bir fotoğraf ustası.. Yetkin ve önde gelen bir ünlü muhabir.. Spordan
politikaya, magazinden polis - adliyeye, elinden su akar ama haber kaçmaz.
Demokrat İzmir’de ve sonra Yeni Asır’da da birlikte uzun yıllar çalıştık. Hep sevdik
birbirimizi.
Çok genç yaşlarda Demokrat İzmir’de çalışırken dal gibi incecikti, balıkgözü gibi
çerçeveli kalın gözlükler takardı. Lakabı, “Kedi” idi.. Şimdi şişmanladı, daha yakışıklı
oldu, karizması genişledi, Bill Clinton havalarında göbek ileride babaç bir portre
yarattı kendine.
Bir ara benim de yazdığım Karşıyaka-Life dergisinin genel yönetmeni oldu.
İzmir’in sosyal ve sanat yaşamında önde gelen bir isim yarattı.. Çok severim
kendisini..
Yıllar geçti.. Hala İzmir sosyal yaşamında ön planda olan bir sevgili dostumuz ve
kardeşimizdir. Basına girdikten 50 yıl sonra bile nice ödüller, nice alkışlar ona
ulaşıyor, kutluyorum. Demokrat İzmir’in unutulmaz gazetecilerinden Esat Erçetingöz
anlatıyor:

(Demokrat İzmir’in “kedi” gibi acar muhabiri Esat Erçetingöz)
ÇETİN GÜREL SAHNEDE
“.. Yıl 1973.. Namık Kemal Lisesi’nden mezun olduktan sonra, Gazetecilik ve Halkla
İlişkiler Yüksek Okulunda yüksek öğrenim görmeye başladı. Ama dört çocuk tek
maaş okuyabilmem için çalışmam gerek. Ev sahibimizin yakını olan Turgutluspor
Kalecisi Tuncel Yılmaz imdadıma yetişiyor.
Elimden tutuğu gibi beni Demokrat İzmir Gazetesine götürdü. Görüşeceğimiz kişi
gazetenin yazı işleri müdürü Çetin Gürel. Görüşmek ne mümkün, bugün git yarın gel.
Azimli ve kararlıyım her sabah gazetenin kapısında nöbet tutuyorum.
Tam bir hafta sonra kapıcı Midayet “Çetin Gürel seni çağırıyor” dediğinde yeni bir
hayat başlıyordu benim için. Çetin Gürel’in “ sabrına ve azmine hayran kaldım
yılmadın her gün geldin. Senden iyi gazeteci olur” sözlerini dün gibi hatırlıyorum.
1973-2025 ben hala gazeteciyim.
ARTIK FUTBOL SAHALARINDAYIM
O yıllarda Demokrat İzmir’de haberleşme teleksle, grafik tasarım ise pikaj montajla,
yani kes yapıştır sistemi ile yapılıyor. Fotoğraflar siyah-beyaz. Ahmet Gümüşçü, Ateş
Akkor, Mustafa Ertekin ustalarım.
Maçlarda üstten bakmalı Lubitel-II makinam var, 12 pozluk. Şimdiki gibi saniye 30-40
kare çekmiyor. Bu nedenle de gol fotoğraflarında genellikle filelere giden top olmuyor.
Ama bizim rahmetli Orhan Suda gibi usta bir pikajcımız var. Çekmecesinde sakladığı
çeşitli büyüklükteki topları çektiğimiz gol fotoğraflarına öylesine ustaca yerleştiriyor ki,
kimsenin anlaması mümkün değil. Ertesi gün spor sayfalarımızda muhteşem gol
fotoğrafları.
Bir de deplasman maçları var. Denizli, Aydın, Nazilli V.S. Bu maçlara Demokrat
İzmir’in deri kaplı yeşil Anadolu ile gidiyoruz. Genellikle rahmetli Tuncay Atilla ile
birlikte. Kolay mı, önce Denizlide, sonra Aydın’da ve son olarak Nazilli’deki
maçlardan birkaç kare fotoğraf çekip döneceğiz. İşleri çabuklaştırmak gerek, Tuncay
Atilla ağabey daha yola çıkarken maçları üç ihtimalli olarak yazardı kağıtlara.
Galibiyet, mağlubiyet ya da beraberlik. Sonrada dönerken detaylarını ekleyip işini
bitirirdi.

(Demokrat İzmir patronu Ayten Düvenci’nin şoförü Mustafa Efendi, Esat Erçetingöz,
muhabir Raşit Kömürcü ve fotoğraf editörü Şenol Çetin’in oğlu Can.)
UNUTULMAZ ANILAR
Unutamadığım anılardan biri de 1977 yılında Bülent Ecevit’in Aydın’daki seçim gezisi.
Şehir meydanında Ecevit konuşuyor. Meydana bakan üç cadde var hınca hınç dolu.
Heykelin üzerinden fotoğraf çekmeye çalışıyorum tüm meydanı göstermek için ama
ne mümkün. Şimdiki gibi geniş açı, balıkgözü, panaromik makinem yok ki. Rahmetli
Orhan Suda’yı aradım. Bana önce meydanı, sonra açı değiştirmeden tüm sokakları
ve tabii ki Bülent Ecevit’i konuşurken çek getir, dedi.
Döndüğümde öyle bir montaj yaptı ki fotoğraf Demokrat İzmir Gazetesi’nde 9 sütun
yayınlandı. Ecevit ortada konuşuyor meydan ve sokaklardaki kalabalık aynı karede
bütünleşiyordu. Bu anıları bana yaşatan ve şimdi aramızda olmayan büyük ustaları
saygı, sevgi ve rahmetle anıyorum…”

(İki emektar gazeteci.. Esat Erçetingöz ve rahmetli Ahmet Gümüşçü.)
AYNI YOLUN YOLCULARI
Okuyucularımız fark etmiştir. Önde gelen İzmirli duayen gazetecilerin basın yaşamına
attığı ilk adımlarda daima destekleyici olarak Çetin Gürel ağabeyimiz bulunmakta.
Esat için de bu bir gerçek, benim için de..
Teşekkür ediyoruz sevgili Çetin Gürel ağabey..

(Hiç eskimeyen duayenler, Esat Erçetingöz ve Çetin Gürel..)